Haber Detayı

Esra Albayrak'tan ailelere çağrı: Köklerinizle temas kurun | 'Batı'yı taklit ederek Batı'nın önüne geçmek...
Güncel takvim.com.tr
01/11/2025 13:22 (1 ay önce)

Esra Albayrak'tan ailelere çağrı: Köklerinizle temas kurun | 'Batı'yı taklit ederek Batı'nın önüne geçmek...

NUN Eğitim ve Kültür Vakfı ev sahipliğinde “Eğitimde Dekolonizasyon” temasıyla “Eğitimde 1 Adım Ötesi Zirvesi” düzenleniyor. NUN Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Dr. Esra Albayrak yaptığı konuşmada, eğitimde Batı merkezli kalıpların sorgulanması gerektiğini vurgulayarak ailelere “köklerinizle temas kurun” çağrısı yaptı. Albayrak, dekolonizasyonun Batı karşıtlığı değil, insanlık tecrübesinin çoğulcu biçimde yeniden yorumlanması olduğunu belirtti. Ailelerin kendi bilgeliklerini yeniden keşfetmesi gerektiğini ifade eden Albayrak,"Üzerimize boca edilen tek merkezli bilgiyi sorgulamalı, kendi kültürel köklerimizden beslenerek özgün çözümler üretmeliyiz" ifadelerini kullandı.

NUN Eğitim ve Kültür Vakfı ev sahipliğinde Beykoz Kampüsü'nde düzenlenen 'Eğitimde 1 Adım Ötesi Zirvesi', bu yıl 'Eğitimde Dekolonizasyon' başlığıyla gerçekleştiriliyor.

Zirvenin ana teması, sömürgeciliğin yalnızca geçmişte kalmadığı; günümüzün bilgi üretim süreçlerine, kültürel etkileşimlerine ve eğitim modellerine sızan bir yapı haline geldiği fikri üzerine kurulu.

TAKVİM.COM.TR TAKİPTE A Haber – Takvim.com.tr adına Büşra Argan zirveyi sahadan takip ediyor...

NUN Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr.

Esra Albayrak, zirve kapsamında verdiği röportajda eğitimde yeni bir paradigma ihtiyacına dikkat çekerek aileler önemli çağrı yaptı.

YENİ MİLLİ EĞİTİM MODELİ HEDEFİNE GİDERKEN BATIDAN ARINMIŞ BİR SİSTEMİ Mİ HEDEFLENİYOR?

Esra Albayrak, dekolonizasyon kavramının sıklıkla yanlış anlaşıldığını vurgulayarak, 'Bu kavramı, tüm yapıları yıkmak ya da Batı'ya karşı olmak şeklinde değil; insanlık tecrübesini çoğulcu biçimde yeniden yorumlamak olarak görüyoruz' dedi.

NUN Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr.

Esra Albayrak (Takvim.com.tr) İNSANLIK TECRÜBESİNİ ÖNEMSİYORUZ Albayrak, tek merkezden yönetilen bilgi anlayışının insanlığın çeşitliliğini bastırdığını belirterek şu ifadeleri kullandı: 'Burada yanlış anlaşılan bir konuyu da açıklığa getirmek isterim, açıklık kavuşturmak isterim.

Çünkü dekolonizasyon dediğimizde böyle bir antibatıcı söylem ya da işte kökten bir yapı söküm algılayanlar olabiliyor.

Yani var olan bütün yapıyı bozalım, parçalarına ayıralım.

Ondan sonra her şeyi tartışılır hale getirelim.

Bizim yapmak istediğimiz şey bu değil.

Biz kazanımlarıyla insanlık tecrübesini önemsiyoruz.

Ama bu kazanımların tamamını tek sesli bir merkezden yönetme fikrine karşıyız.

Dolayısıyla kendi seslerimizle insanlık tecrübesinin geleceğine daha özgün katkılar sunabileceğimizi, daha farklı, daha özgün çözümler üretebileceğimize inanıyorum.

Konuşmamda az önce söyledim. yani varoluşsal olarak insana farklı değer atfeden insan tiplerinin hayata ve eğitime atfettikleri değer de anlam da değişecektir.

Dolayısıyla o çeşitliliği görmek gerektiğini ve o çeşitlilik içinde insanların birbirleriyle temas halinde olmalarının anlamlı olduğunu, bir hiyerarşik ilişki değil bir saygı çerçevesinde Münir Hoca'nın konuşmasında bahsettiği gibi insanın insana değer verdiği bilginin dekolonizasyondan biz bilginin insanileşmesini anlıyoruz derken bunu ifade ediyoruz.

İnsanın insana saygı duyması.

Afrika'daki bir yerli kabilenin ürettiği bilgi Londra'da bir akademisyenin ürettiği bilgiden daha değersiz görülmemeli.

Çünkü hakikaten orada da bir gözlem var, orada da bir tecrübe var ve orada da çözülen ihtiyaçlar var.

Dolayısıyla biz bu çok seslilik içinde insanlık geleceğinin daha renkli, daha güçlü, daha huzurlu olacağına inanıyoruz.' AİLELERE ÇAĞRI Ailelere çağrıda bulunan Albayrak şu ifadeleri kullandı: 'Ailelere çağrım önce kendilerini yetiştirmek olur.

Gerçekten anne babaların bizim önümüze hazır konan pedagojileri sorgulayarak işe başlamaları lazım.

Yakınlarda bir kitap vardı Anne Baba Cumhuriyeti olabilir ismi...

Anne babaların kendi bilgeliklerini kaybettiği bir dönemde yaşıyoruz.

Yani hemen hemen her şeyin bir uzman eline teslim edildiği bir çağda yaşıyoruz.

Bunun da bir yanılsama olduğunu aslında dekolonizasyon düşüncesi bize gösteriyor.

Çünkü geldiğimiz döneme kadar bizler bir üst nesilden aktarım yaparak aslında bizden sonraki nesli nasıl yetiştireceğimize dair kalıplara sahiptik.

Yaşadığımız dönemde ise biraz dijitalleşmenin, biraz işte yapay zekanın da hızlandırdığı bir süreç tabii bu.

Anne babaların bilhassa kendilerini gerçekten güçsüz hissettiğini görüyorum.

Kendilerine güvenmediklerini, ciddi bir özgüven kaybı yaşadıklarını görüyorum.

Bunu aşmanın yolunun yeniden kendi kökleriyle temas kurarak aslında üzerlerine bocalanan bilginin bir tek merkezli bir dünyanın ürünü olduğunu görmeleri ve belki orada problem olarak anlatılan problemin bizim problemimiz olmayabileceğini gözlerini açmaları gerektiğini düşünüyorum.

O ihtiyaç bizim ihtiyacımız olmayabilir.

BATI'YI TAKLİT EDEREK BATI'NIN ÖNÜNE GEÇEMEYİZ Dolayısıyla sorgulayarak bilgiyi almaları, mukayeseli öğrenmeyi hem kendileri için hem evlatları için bir metot haline getirmelerini tavsiye ediyorum.

Herhangi bir alanda çalışma yaparken sanat olabilir, müzik olabilir.

Karşılaştırmalı orada da karşılaştırmalı olsunlar.

Batı müziğini dinlemeyelim diye bir şey yok.

O da bir zenginlik.

Çok büyük bir zenginlik.

Batı sanatı ama Batı sanatını taklit ederek Batı'nın önüne geçmek gibi bir hikayeye inanmıyoruz.

Yani biz kendi değerlerimizle, insanı kendi bakış açımızla eğer sanata farklı bir yorum getirebilirsek bunun Batı'da da daha muteber olacağını düşünüyoruz.

Dolayısıyla ailelere bence temelde düşen şey o sorgulayıcı bakış açısını ve karşılaştırmalı kültürü aile hayatları içinde de harekete geçirmek olur.' ZİHİNSEL PRANGALARI KIRALIM Zirveye katılan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci de, 'Zihinlerdeki bağımsızlık için yalnızca müfredat değişikliği yeterli mi yoksa kökten bir zihniyet devrimi mi gerekiyor?' sorusuna yanıt verdi.

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci (Takvim.com.tr) Yelkenci şu ifadeleri kullandı: 'Evet çok güzel bir soru.

Kesinlikle.

Tabii bir genel bir kabul var.

Bu tartışılacak bir kabul.

Her şeyi eğitimle halledebiliriz kabulü.

Evet bir yere kadar doğru.

Birçok şeyi eğitimle halledebiliriz ama öncesinde bilimsel paradigmalara gitmek lazım.

Yani eğitimden geriye doğru gitmek lazım.

Bilimi yeniden üretmemiz gerekiyor bu zincirleri kırabilmemiz için, zihinsel prangaları kırıp özgürlüğümüze kavuşabilmemiz için bilimi yeniden üretmemiz gerekiyor ve bilgiyi yeniden ele almamız gerekiyor.

Bunu yapabilmemiz için de başka bir dekolonizasyon adımı gerekiyor.

O da dil.

Dil ve düşünce.

Dil ve düşünce üzerindeki prangaları kaldırmak gerekiyor ve tamamen bizim kendi kavramlarımızla ürettiğimiz kendi kavramlarımızla düşündüğümüz ve ürettiğimiz bir düşünce biçimi bir felsefe ortaya koymamız gerekiyor.

Bunları yaptığımızda tam anlamıyla eğitimde de bir özgürleşmeden söz edebiliriz.'

İlgili Sitenin Haberleri