Haber Detayı

Rejeneratif üretimi farklı illere taşıyacak
Sektör haberleri dunya.com
28/10/2025 00:00 (2 ay önce)

Rejeneratif üretimi farklı illere taşıyacak

DoCotton Group, rejeneratif pamuk üretimiyle klasik organik tarımın ötesine geçerek, GAP Bölgesindeki toprak ekosistemini onaran bir model sunuyor. Firma, uygulama alanlarında münavebe, organik gübreleme, minimum toprak işleme ve karbon izleme gibi iyi tarım uygulamalarıyla hem toprak sağlığını iyileştirirken, su tüketimini azaltıyor ve ürün kalitesini artırıyor.

Güneş DOĞDU SOYLUTürkiye’nin farklı bölgele­rinde faaliyet gösteren, organik ve rejeneratif pamuk üretimi alanında uzman­laşan DoCotton Group, sürdü­rülebilir tarım projeleriyle kü­resel piyasalardaki büyümesini sürdürüyor.

Türkiye’nin çeşitli illerinde sözleşmeli üretim mo­deli ile proje bazlı üretim yapan firma, tarımdan ipliğe kadar iz­lenebilir bir değer zinciri oluş­turarak, hem çiftçiyi hem doğa­yı koruyan bütünsel bir sistem yürütüyor.Firma, bünyesindeki çırçır fabrikaları, iplik tesisleri, saha destek ekipleri ve sürdürü­lebilirlik ofisleri aracılığıyla da tarladan markaya uzanan kapalı döngü bir üretim yapısı yöneti­yor.

DoCotton Group, Sürdürü­lebilirlik Müdürü Duygu Şede­le, rejeneratif pamuk üretim yol­culuklarının 2022 yılında pilot uygulamalarla başladığını kay­detti. 2023 yılında Şanlıurfa’da, 2024 yılında ise Diyarbakır’da sözleşmeli tarım ile rejeneratif pamuk üretimi gerçekleştirdik­lerini ifade eden Duygu Şedele, “İklim krizinin etkileri, bizi sa­dece çevreye zarar vermemek­le kalmayıp, doğayı aktif olarak iyileştiren bir modele yönlen­dirdi.Toprak sağlığını koruma, su verimliliğini artırma ve çift­çimizin gelir güvencesini sağla­ma hedefiyle bu modele geçtik.

Rejeneratif üretim, klasik orga­nik tarımın ötesine geçen, eko­sistemi onarmayı hedefleyen bir tarım modelidir.

Konvansiyo­nel sistemler toprak verimlili­ğini zamanla azaltırken, biz mü­navebe (rotasyon), organik güb­releme, örtü bitkileri, minimum toprak işleme ve karbon izleme gibi uygulamalarla toprağı yeni­den canlandırıyoruz.

Bu sayede hem su tüketimini azaltıyor hem de karbon tutulumunu artırıyo­ruz” dedi.Yeni illerde de rejeneratif üretim yapacakBu yıl rejeneratif pamuk üre­timlerini geçtiğimiz sezona oranla 2.5 kat artırmak istedik­lerini ifade eden Duygu Şedele, “2023 yılında Şanlıurfa’da baş­lattığımız rejeneratif pamuk projemiz, 2024 sezonunda Di­yarbakır’da eklenerek ölçek ola­rak büyüdü.

Çiftçilerimizle bire­bir sözleşmeli üretim modeli yü­rütüyoruz.

Tohum, girdi, eğitim ve teknik destek süreçlerini Do­Cotton saha ekipleri yönetiyor.

Ayrıca önümüzdeki sezon, farklı illeri de de üretim ağına dahil et­meyi planlıyoruz” diye konuştu.“Rejeneratif pamuk bize uzun vadeli tedarik anlaşmaları kazandırdı”DoCotton’un yeni vizyonunun temelinin “Sürdürülebilir teks­tilin temeli tarlada atılır” ilkesi­ne dayandığını ifade eden Duygu Şedele, şöyle devam etti: “Reje­neratif model, artık şirketimizin çevresel ve sosyal sorumluluk hedeflerinin merkezinde yer alıyor.

Bu model sayesinde hem karbon ayak izimizi düşürüyo­ruz hem de izlenebilirlik ve kali­te açısından uluslararası marka­ların beklentilerini karşılıyoruz.Avrupa ve Asya pazarlarında markalar, artık yalnızca orga­nik değil, rejeneratif üretimden gelen pamuğu tercih ediyor.

Bu yaklaşım bize yüksek katma de­ğerli ihracat ve uzun vadeli te­darik anlaşmaları kazandırdı.

Üretimimizin yaklaşık %85’i ih­racata gidiyor.

Bugün itibarıyla 24 ülkeye doğrudan ihracat ger­çekleştiriyoruz.

Bu yıl Cezayir ve Portekiz ve ispanya pazarla­rına giriş yaptık.

Yakın dönem­de Fransa pazarlarında da aktif olarak yer almayı hedefliyoruz.”Çiftçilerin gelirlerinde yüzde 15 artış sağladıkRejeneratif üretim modellerinin çiftçiyi yalnızca üretici değil aynı zamanda sistemin bir paydaşı haline getirdiğini kaydeden Duygu Şedele, şunları söyledi: “Her sezon öncesi çiftçilerimize toprak sağlığı, organik gübreleme, karbon yönetimi ve su tasarrufu konularında kapsamlı eğitimler veriyoruz.

Ayrıca çiftçilerimize girdi desteği, alım garantisi ve kaliteye dayalı prim sistemi sunuyoruz.

Bu sistemle birlikte çiftçi gelirlerinde ortalama %15’e varan artış sağladık.

Sosyal faydayı ölçümleyen bir etki değerlendirme sistemiyle, her sezon sonunda ilerlemeyi raporluyoruz.”“Rejeneratif tarımı ulusal ölçekte yaygınlaştıracağız”Kısa vadedeki en önemli hedeflerinin rejeneratif üretim modellerini Türkiye’nin farklı bölgelerinde daha fazla üreticiyle buluşturup projelerini ulusal ölçekte yaygınlaştırmak olduğunu kaydeden Şedele, “Orta vadede ise yalnızca üretim hacmini artırmakla kalmayıp, uluslararası iş birlikleri, dijital izlenebilirlik sistemleri ve iklim teknolojileriyle entegre bir sürdürülebilirlik modeli oluşturmayı planlıyoruz.Bu kapsamda pamuk dışındaki rotasyon ürünlerinde de rejeneratif uygulamaları yaygınlaştırarak toprağın biyolojik döngüsünü desteklemeyi, çiftçiye çok yönlü gelir yapısı sağlamayı ve karbon azaltımını ölçülebilir hale getirmeyi amaçlıyoruz.

Ayrıca üniversiteler, kamu kurumları ve özel sektör firma işbirlikleri ile Türkiye’nin rejeneratif tarım kapasitesini artıracak ortak Ar-Ge ve eğitim projeleri yürütmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

İlgili Sitenin Haberleri