Haber Detayı
Ankara’da 14 yaşındaki Hiranur Kiper alkolden zehirlenerek can vermişti: Annesinin sözleri kafa karıştırdı!
Ankara’da ailelerinin haber alamadığı ve kayıp ihbarında bulunduğu 16 yaşındaki E.K.E.A. ile 14 yaşındaki arkadaşı Hiranur K.’dan kahreden haber geldi. Alkol aldıktan sonra rahatsızlanan iki genç kızdan Hiranur hayatını kaybetti. Entübe edilen E.K.E.A.’nın ise hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi. Talihsiz kızın son anları ortaya çıkarken annesinin iddiaları çekti: Kızıma ne verdilerse...
İddiaya göre, ailelerinin bir süredir haber alamadığı ve kayıp ihbarında bulunduğu 16 yaşındaki E.K.E.A. ile 14 yaşındaki arkadaşı Hiranur K., dün akşam saatlerinde 112 Acil Çağrı Merkezini arayarak alkol kullandıklarını ve rahatsızlandıklarını söyledi.
İhbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildiği, sağlık ekiplerince hastaneye kaldırılan kız çocuklarından Hiranur K.'nin ise doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadığı öğrenilmişti.
Olayın gerçekleştiği sırada Çankaya'daki parkta bulunan Muhammed Buzlu ise kızların şahsi telefonunu kullanmaları için rica ettiklerini ve o anları anlattı. 'YUKARIDA BİRKAÇ ŞEYLER İÇİYORLARDI' Parkın yakınında bir iş yerinde çalıştığını belirten Muhammed Buzlu, 'Biz buraya arkadaşlarımla gelmiştik, oturuyorduk. 2 tane kız çocuğu, 14-15 yaşlarında.
İlk önce biri geldi, siyah saçlı kız geldi.
Çakmak istedi, bende olmadığını söyledim.
Sonra yukarıya doğru çıktılar.
Bir dakika sonra tekrardan geldiler.
Benden telefonumu istedi.
Dakikasının olmadığını, ailesine haber vereceğini söyledi.
Ben de tamam olur kardeşim dedim.
İlk önce aradılar, o aranan kişi açmadı telefonu.
Sonra mesaj yazdılar.
Yer, konum belirttiler burada.
Ondan sonra dedim ki, özel bir şey varsa mesajları silin.
Öyle verin bana telefonu.
Telefonu verdiler, sonra yukarıya çıktılar.
Yukarıda birkaç şeyler içiyorlardı.
Sonra akşam da haberlerini aldık.
Sigara tarzında bir şey görmedim ama sıvıydı.
Yanlarında da kıyafet gibi bir poşet vardı.
İçinde kıyafetleri vardı.
Şüphelendim ama bir şey diyemedim.
Belki ailesi gelecekti.
Keşke o an aklıma gelseydi de yardımcı olsaydım.
Ailesine başsağlığı diliyorum' dedi.
Sabah durumu öğrendiğini belirten Buzlu, telefonundan arayan kişinin numarasının kayıtlı olduğunu ve polisi arayıp durumu aktardığını ifade etti.
Bilinci kapalı şekilde entübe edilen E.K.E.A.'nın ise hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
Yaşananları gözyaşları içinde anlatan acılı anne Bağdat Kiper, 'Kızım evden çıkmıştı.
Yatağına ayıcıklar koymuş.
Yorganı kaldırdım, kızım yok.
Babasını aradım, dedim 'Fatih Derin Parkı'na uğruyorlardı, orada sigara içiyorlardı bir bak.' 'Baktım yok' dedi.
Karakola gidelim dedim.
Çıktık karakola gittik.
Büyük kızım evden aradı. 'Anne yatağında intihar mektupları var' diye.
Okudum, çoğu veda mektubu.
Kaçmaya hazırlanmış.
Bina kameralarına bakıldı, sabah 05.08'de evden çıkmış, sonra aşağı inmiş.
Sütçü İmam Parkı'nda o karanlıkta 6'yı çeyrek geçeye kadar durmuş bina kamerasından gördüm.
Sonra arkadaşı Kumsal'ı aramış.
Kumsal'ı da anneannesi otobüse bindirmiş, İ.'nin yanına yollamış, okula gideceğiz demişler.
Sonra bu ikisi K.'nin evine gitmiş, K.'yi kapıdan almışlar.
K.'nin babası bunları görmüş, dersleri 08.00'de başlıyor ama 08.30'a doğru ayrılmışlar kapıdan, okula gitmedikleri aşikar.
K. yalan söylemiş eşime, 'ben okuldayım' demiş. 'Kumsal okulda' demiş, 'İ.'den haberimiz yok' demiş.
Biz onların hepsini oradan öğrendik.
O yüzden biz onların üstüne düşmedik, sadece kızımı aradık.
Ankamall'de, millet bahçelerinde, terminalde, garda, her yerde aradık, yok.
Sonra öğrendik ki onlar da gitmemiş okula.
K. kandırmış, 'İstanbul'a gidecekti, yok bilmem ne yapacaktı' diye.
K. akşam aradı babasını, saat 10-11 bilmiyorum, saatten haberim yok, sabaha kadar kapıdaydım.
Babasına diyoruz ki canlı konum iste, çocuğuna bir canlı konum attıramadı, baba oğluna bir canlı konum attıramadı.
Sonra gitti karakola teslim oldu.
İfadesindeki tek doğru şey sabah 20.05'te kızların yanında olduğu.
Oradan güya ayrılmış.
Ayrılmadı.
Kameralara bakılsa bulunur.
Sonra K. döndü, kızlar yok. 2 saat eve uğradık.
Telefon şarj etmek için tekrar çıktık, Çocuk Büro Amirliği'ne gittik' dedi. 'GÜYA İÇKİ İÇMİŞLER AMA ALKOL KOKUSU YOK' Kızının ortadan kaybolması sonrası her yerde aradıklarını, gece boyunca karakollarda ve şehir genelinde arama yaptıklarını belirten Anne Kiper, 'Polis memuruna dedim ki, 'Bu çocuklar yalan söylüyor, ifadesi doğru değil.' K. uyuşturucu kullanıyor, fotoğraflarını gördüm.
Kızları bir parka atmışlar.
Güya içki içmişler ama alkol kokusu yok.
İçki şişesi yok.
Çocuk o halde nasıl yürümüş?
Ben parka gittiğimde kızım yatıyordu, oturamıyordu bile.
Arkasına destek oldum ki rahat kussun.
Hastaneye götürdük ama kurtaramadılar.' 'ÇOCUĞUMA NE VERDİLERSE KALBİ DAYANMADI' Kızının alkol değil, başka bir madde nedeniyle hayatını kaybettiğini öne süren Kiper, 'Bir saat kalp masajı yaptılar.
Benim çocuğuma ne verdilerse kalbi dayanmadı.
O çocuklar içtikten sonra yürüyemezdi, atılmışlar oraya.
Eşyaları kayıp, çantaları yok.
Elif Kumsal Eşe Akdoğan'ın cebinden hap çıkmış ama benim kızımın üstünden çıkmadı.
Şimdi kalp krizi deyip üstünü kapatmalarından korkuyorum.' Acılı anne, olayın tüm yönleriyle aydınlatılmasını isterken, 'Kızımın ölümünün üzeri örtülmesin' çağrısında bulundu.