Haber Detayı
“Tekstili gözden çıkarsak herkes uçak yapamaz”
53 yıllık marka DESA’nın Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet, Fransa ve İtalya gibi gelişmiş ekonomilerin bile giyim, tekstil ve deri ihraç ettiğine dikkat çekti. Çelet, “Tekstil ve giyimi gözden çıkarmak durumdayız deniyor ama herkesin uçak yapmasını bekleyemeyiz” ifadelerini kullandı.
Recep ERÇİNDESA Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet ve DESA CEO’su Burak Çelet, markanın 53 yıllık yolculuğundaki yeni bir gelişmeyi bizlere anlattı.
Şirket, 21 Ekim’de “Gozen Bioworks Corp. ve Gozen Institute Bio Materyal Araştırma Geliştirme ve Tasarım A.Ş. arasında niyet mektubu imzalanması hakkında” KAP’a bildirimde bulundu.Bu gelişmenin detaylarını aktaracağız.
Fakat DESA yöneticileri ile bir araya geldiğimiz sohbet toplantısında önce sektörde yaşanan sıkıntıları ele aldık.
Özellikle emek yoğun sektörlerde yaşanan kayıplara dikkat çeken 53 yıllık sanayici Melih Çelet, “Tekstil ve giyimi gözden çıkarmak durumdayız, deniyor Ama Fransa, İtalya giyim ve deri mamul ihracatı yapıyor.
Herkesin uçak yapmasını, yüksek teknoloji üretmesini bekleyemeyiz.
Bu sektörlerde de katma değerli iş yapabiliriz” ifadelerini kullandı.“Marka yolunda ara istasyonlar var”Bu noktada söze giren Burak Çelet, Hermes’ten örnek verdi: “Hermes gelip Zorlu’da deri nasıl üretilir diye zanaat gösteriyor.
İş yapma becerisini anlatıyor.
Emek yoğun sektörler çok ciddi bir istihdam kaynağı içeriyor ve yatırımlar, kurulu kapasite, bilgi birikimi, entegre bir sanayi altyapısı söz konusu.
Yerine ne koyacaksınız?
Turquality markalaşmada önemli bir adımdı ve bu hedefe devam etmemiz gerekiyordu.
Kolay değil.
Şartlar hızlı davranmamız yolunda zorluyor.
İlla kendimiz marka olmak zorunda değiliz.
Ara istasyonlar var.
Lüks markalarla iş birliği yapılabilir.
Bir marka devreye girdiğinde sektör ihracatını birden 10-50 milyon dolar artırabiliyor.
Marka, ülke imajı ile paralel ilerliyor.”Şirketin güncel durumu hakkında da bilgiler veren Burak Çelet, İstanbul Sefaköy, Çorlu, Düzce ve İtalya olmak üzere dört bölgede, ortak olunan şirketlerle birlikte toplamda 2 bin istidamla faaliyet gösterdiklerini söyledi. 36 yıldır üretim yaptıkları Sefaköy’de çanta imalatı bulunduğunu fakat bölgenin konutlaşmasıyla birlikte belki on yıl sonra buradaki üretimi taşımak gerekeceğini kaydeden Çelet, “Yeni havalimanı tarafını değerlendiriyoruz” dedi.
İtalya’daki yatırıma dikkat çeken Çelet, Arezzo’ya Düzce’den işçi götürerek burada hizmet sektöründeki çalışanları eğitip, üretime kattıklarını bildirdi.“İhracatta çok ciddi sıkıntı var”İhracatın toplam cirodaki payının yüzde 17 civarında bulunduğunu söyleyen Çelet, geçen on yılda bu oran yüzde 50’lerde iken Avrupa’daki yavaşlamanın düşüşte etkili olduğunu bildirdi. “İhracatın payı düştü ama ciroda bir azalış yok.
İç pazar hızlı mı arttı?” diye sorduğumuzda, “İç pazar dinamik.
İhracatta çok ciddi sıkıntı var” ifadelerini kullanan Çelet, sözlerini şöyle sürdürdü: “İstisnai bir şey yaptık.
Emek yoğun sektörde markalaştık.İhracatta katma değer anlamında DESA dışında üretim yapan kalmadı.
Herkes al-sat yapıyor.
Herkes aynı yerden ürün alıyor.
Biz Channel’e, Prada’ya hammadde veriyoruz. 15 yıldır Milano’da üst seviye butiklerde DESA markalı ürünler satıyoruz.
Milano moda haftasına davet edilen ve defile yapan tek Türk markasıyız.
Forbes İtalya ve bizi ülkenin ilk 100 yöneticisinden biri seçti.
İtalya’da DESA epey ünlü.”“Üretimin zorlaştığı bir dönemi yaşıyoruz”Birkaç basın mensubunun davetli olduğu sohbette DESA Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet, halen şirkete gidip geldiğini ancak yakın zamanda Burak Çelet’e de bu görevi devretmek istediğini dile getirdi. 53 yıllık sanayicilik öyküsünü Nuri Çolakoğlu’nun kaleme aldığı “Olmazı oldurmak” adlı kitabında anlatan Melih Çelet, bugün üretimin zorlaştığı bir dönemin yaşandığını dile getirdi.
Melih Çelet, “Tansu Çiller zamanı, 94 krizi, bankalar evime haciz yolladı.
O gün ‘Adresi Türkiye’de olan ama küreselleşen bir şirket olmalıyız’ dedim.
Yükümlülüğümüz yüksek olmadığı için finansal anlamda rahat bir yıl geçiriyoruz” diye konuştu. “Vegan deriden cüzdan yaptı dünya markası anlamadı” Gelelim KAP’a yapılan bildirime.
Şirket, deri sektörü üzerinde etki yapabilecek alternatif teknolojileri değerlendirmek üzere, bio-teknoloji alanında faaliyet gösteren Amerikalı şirket Gozen Bioworks Corp. ve Türk şirket Gozen Institute Bio Materyal Araştırma Geliştirme ve Tasarım A.Ş. ile hayvansal veya bitkisel olmayan, kimyasal içermeyen, biyolojik olarak parçalanabilir, yeni nesil materyallerin geliştirilmesi, üretimi ve nihai mamul haline getirilmesi, yurt içi ve uluslararası pazarlarda ticarileştirilmesi amacıyla bir ortak girişim kurulmasına yönelik niyet mektubu imzaladı.Dünyadaki vegan deri talebine işaret eden Burak Çelet, niyet mektubunun bunu kapsadığını vurguladı.
Çelet, laboratuvar ortamında biyopolimer hammaddeden üretilen deriden deneme amaçlı bir cüzdan ürettiklerini ve dünyanın dev markalarından birine sunduklarında, “Dikişleri şöyle olmuş’ diye yorum yaptılar. ‘Bu bildiğimiz hayvansal deri değil’ dediğimizde şaşırdılar” bilgisini verdi.Çoklu pazar çoklu kanal çoklu ürünBurak Çelet, zamanın mağaza açarak yol almak istediklerini ancak burada “dayak yedikten” sonra “corner” şeklinde yol aldıklarını anlattı. “120 corner var” diyen Çelet, günümüzün mağazalarının küresel pazar yerleri olduğundan hareketle bu kanalda büyümeyi önemsediklerini ifade etti.
Avrupa’da Zalando kanalıyla büyümeyi amaçladıklarını dile getiren Çelet, “Deri ve konfeksiyon tek pazara bağımlı kaldı.
Çoklu pazar, çoklu kanal, çoklu ürün ayrıştığımız nokta oldu” dedi.Bugün Mısır, yarın Kamboçya mı?Mısır’a giderek maliyet dengesi kurmaya çalışan sektörlere dikkat çeken Burak Çelet, şunları söyledi: “Bugün Mısır’a gidiyorlar yarın daha Kamboçya’ya mı gidilecek?
Ucuzun sonu yok.
Ben Düzce yatırımı öncesi Çin’e gidip birkaç ay orada kaldım.
Çin’e yatırım yaparsak orada kalmam gerekecekti.
Ben istemedim.
Ülkemizde 6. bölge teşviklerine baktık.Deprem nedeniyle Düzce’de teşvikler vardı.
Burayı tercih ettik.
Katma değerli ihracat için İtalya’ya yatırım yaptık.
Bugün yine Mısır’a değil Fransa’ya mı gitsek diye düşünürüz.
Ben İtalya’da modyuma çıkan Çin markası görmedim.
İtalya’ya yatırım yapınca bir marka Türkiye’den tedarike yöneldi.
Piyasa küçülürken müşteri getirdik.
İtalya’daki yatırım bizim pazarlama yüzümüz.
Bizim kilogram ihracat birim değerimiz 116 dolar civarında.”