Haber Detayı

Sektör, büyüme rotasını ihracat odaklı sürdürüyor
Ekonomi ekonomim.com
22/10/2025 00:00 (2 ay önce)

Sektör, büyüme rotasını ihracat odaklı sürdürüyor

Geçen yıl 7,14 milyar dolarlık iklimlendirme ürünleri ihracatı yapan Türkiye’nin üreticileri, 2025 yılında ihracatta 7,8 milyar doları aşmayı hedefliyor. Eldeki verilere göre 2025 yılında hedeflerin gerçekleşmek üzere olduğunu söyleyen İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) Başkanı Mehmet Şanal, “Türk iklimlendirme sektörü ihracat odaklı büyümesini sürdürüyor. Bu yıl da ihracatta yeni rekorlara imza atmayı hedefliyoruz” dedi.

MURAT KÜÇÜK Küresel iklimlendirme sektörü 2024 sonu itibariyle 281 milyar dolar büyüklüğü aştı.

Sektöre dair yapılan araştırmalar, iklimlendirme sektörünün 2029 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 6,7’lik büyüme oranı ile 389 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor.

Türkiye’ye dair verileri incelediğimizde, sektörün dünya ortalaması ile paralel şekilde büyüdüğünü görüyoruz. 2024 yılına 7,8 milyar dolar ihracat hedefi ile giren Türkiye’nin iklimlendirme sanayicileri, bölgesel-küresel siyasi ve iktisadi krizlerin etkisi ile seneyi 7,14 milyar dolar ihracat ile tamamladı.

İklimlendirme sektörünün Türkiye’nin 2024 yılı toplam ihracatındaki (261,9 milyar dolar) payı yüzde 3,2 oldu.

Alt gruplara göre ürünlerin ihracat dağılımı ise şöyle gerçekleşti: Tesisat sistem ve elemanları 2,76 milyar dolar, ısıtma sistemleri 1,38 milyar dolar, soğutma sistemleri 1,14 milyar dolar, havalandırma sistemleri 943 milyon dolar, klima sistemleri 713 milyon dolar ve yalıtım malzemeleri 191 milyon dolar. 2024 beklentileri karşıladı, güçlü ihracat devam edecek EKONOMİ gazetesinin özel çalışması için sektörü değerlendiren İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, sektörün 2024 yılında üretim ve satış rakamları ile beklentileri karşıladığını, ihracatta ise birçok pazarda önemli başarılar elde edildiğini belirtti. 2025 yılının ilk yarısında yakalanan ivmenin sene sonu hedeflerine ulaşmada umut verici olduğunu ifade eden Başkan Şanal, “Türk iklimlendirme sektörü ihracat odaklı büyümesini sürdürüyor.

Bu yıl da ihracatta yeni rekorlara imza atmayı hedefliyoruz” dedi.

Tüketici taleplerinin hızla değiştiğini dile getiren Şanal, enerji verimliliği, çevre dostu ürünler ve akıllı teknolojilerin artık öncelikli beklentiler arasında yer aldığını vurguladı.

Şanal, Türk firmalarının Ar-Ge yatırımlarını artırarak bu değişime hızla uyum sağladığını, dijitalleşme, yapay zekâ ve nesnelerin interneti gibi teknolojilerin üretim süreçlerine ve ürünlere entegre edildiğini söyledi.

Dış pazarlarda özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Afrika ülkelerinden gelen talebin güçlendiğini, küresel ekonomideki dalgalanmalara rağmen Türk iklimlendirme sektörünün rekabet gücünü artırarak yoluna devam ettiğini belirten Şanal, sektörün yakın dönemde daha da geniş bir coğrafyada etkinlik göstereceğini kaydetti.

İSİB’in etkinlikleri sektörü dünya ile buluşturuyor Şanal, İSİB olarak üstlendikleri role de değinerek şunları söyledi: “İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği olarak bizler, hem yakın hem de uzak pazarlarda Türk ihracatçılarını temsil etmeye ve Türk malı algısını güçlendirmeye büyük bir gayretle devam ediyoruz.

Uluslararası fuarlarda, ticaret heyetlerinde ve tanıtım faaliyetlerinde Türk firmalarının sesi oluyor, sektörümüzün marka değerini dünya ölçeğinde yükseltmek için çalışıyoruz.

Amacımız, Türk iklimlendirme sektörünü sadece ihracat rakamlarıyla değil, güvenilirliği ve kalitesiyle de küresel pazarlarda ön plana çıkarmak.” Gelişmiş pazarların talebi akıllı ve çevre dostu cihazlar İklimlendirme sistemleri, günümüzde bir lüks olmaktan ziyade yaşam alanlarının vazgeçilmez unsuru haline geldi.

Enerji verimliliği, sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı ön plana çıkarken, sektör hem teknolojik dönüşüm hem de kullanıcı beklentileri doğrultusunda şekilleniyor.

Özellikle gelişmiş ülkeler karbon emisyonu düşük akıllı cihazları talep ediyor.

Küresel ısınma ve mevsimlerin anormal seyri, iklimlendirme cihazlarına olan talebin daha da artacağını işaret ediyor.

Artan talep ile büyüyecek pazarda, akıllı ve çevreci cihaz talebine yanıt verebilen firmaların pazardaki gücünü daha da artıracağı aşikar.

Vaillant, sürdürülebilir geleceğe odaklandı İklimlendirme sektöründe 150 yılı geride bırakan Vaillant, yatırımlarını sürdürülebilirlik odağında şekillendiriyor.

Sektördeki köklü tecrübelerini ve yenilikçi yaklaşımlarını aktaran Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel, “Ürünlerimizin kalbinde yer alan yoğuşma teknolojisi, atık gazlardan elde edilen ısıyı tekrar kullanarak enerji verimliliğini en üst seviyeye çıkarıyor.

Bu sayede hem kullanıcılar için önemli ölçüde tasarruf sağlanıyor hem de karbon emisyonu azalıyor” dedi.

Avdel, “Bugünün ve geleceğin önemli iklimlendirme çözümü olan ısı pompaları da ürün portföyümüzde önemli bir yer tutuyor.

Özellikle geliştirdiğimiz aroTHERM plus A+++ ısı pompaları, çevresel sürdürülebilirlik ve yüksek verimlilik anlamında dikkat çekiyor.

Bu üründe kullandığımız R290 soğutucu akışkan teknolojisi, geleneksel soğutuculara göre yaklaşık 700 kat daha çevreci.

Ayrıca, 75°C’ye varan sıcak su üretebilme kabiliyetiyle aroTHERM plus, evlerde var olan radyatör sistemlerinin yenilenmesine gerek kalmadan kurulabiliyor.

Hibrit sistemler gibi çözümlerle de enerji verimliliği hedeflerine ulaşılmasında önemli bir rol oynuyor” şeklinde konuştu.

Sürdürülebilirlik, Vaillant için bir sorumluluk Müşteri deneyimini uçtan uca iyileştirmek için dijital altyapıya ve akıllı sistemlere yatırım yaptıklarını dile getiren Avdel, “Uzaktan erişim imkanı sunan akıllı kontrol sistemleriyle donatılan Vaillant kombiler, kullanıcıların cihazlarını akıllı telefonları aracılığıyla kontrol edebilmelerine, programlayabilmelerine ve enerji tüketimlerini anlık olarak takip edebilmelerine olanak tanıyor.

Anlık ısı ihtiyacına göre modülasyon yapabilen bu akıllı sistemler, gereksiz enerji tüketimini engelleyerek maksimum verimlilik sağlıyor.

Satış sonrası hizmetler, müşteri memnuniyetinin en kritik unsurlarından biri ve temel önceliklerimiz arasında yer alıyor. myVaillant Smart akıllı kontrol sistemlerimiz sayesinde, tüketicilerimize ‘Akıllı Servis Sözleşmesi’ kapsamında proaktif hizmet sunuyoruz” dedi. “Sürdürülebilirlik, Vaillant için bir tercih değil, bir sorumluluk” diyen Avdel, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu nedenle tüm iş süreçlerimizde sürdürülebilirliği merkeze alıyor, ürünlerimizi her adımda daha çevre dostu ve tasarruflu hale getirmeye çalışıyoruz. 2011 yılında başlattığımız SEEDS Projesi ile 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmaya katkı sağlamayı amaçlıyoruz.

Bu proje, enerji tüketimini azaltmanın, tüketilen enerjinin tümünü yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamanın ve su tüketimini azaltmanın yanı sıra tüm süreçlerimizi kapsayan bir yaklaşım sunuyor.”

İlgili Sitenin Haberleri