İran'dan Trump'a: Dünyanın en büyük terör kaynağı sizsiniz

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı: "ABD, dünyanın en büyük terör üreticisi ve Siyonist terör rejiminin destekçisi olarak, başkalarına suçlama yöneltecek hiçbir ahlaki yetkiye sahip değildir." Açıklamada, İran halkının, General Kasım Süleymani ve silah arkadaşlarının suikastını asla unutmayacağı vurgulandı.

Bakanlık ayrıca, İran’ın barışçıl nükleer programına yönelik tekrar edilen yalanların, İran topraklarına yönelik ABD-israil ortak saldırılarını ve İranlı bilim insanlarının suikastını meşrulaştıramayacağını** vurguladı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bu suçların açıkça kabul edilmesi ve bununla övünülmesi, ABD'nin sorumluluğunu daha da artırmakta ve İran halkına yönelik düşmanlığının derinliğini ortaya koymaktadır." İran Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin, israilin işgal altındaki Filistin topraklarında yürüttüğü soykırım ve savaşlara doğrudan ortak olduğunu belirtti: "ABD, israili hesap vermekten kurtarmak için BM Güvenlik Konseyi ve uluslararası hukuk yollarındaki her türlü girişimi engelleyerek, bu işgalci rejimin cezasız kalmasının sorumluluğunu taşımaktadır." Ayrıca, ABD’nin müdahaleci politikaları, işgal suçlarına verdiği destek ve sınırsız silah satışıyla, bölgedeki en büyük istikrarsızlık ve güvensizlik kaynağına dönüştüğü ifade edildi.

Bakanlık, ABD Başkanı Trump’ın barış ve diyalog çağrılarının, İran halkına karşı sürdürülen düşmanca ve suç içeren tutumlarla açıkça çeliştiğini belirtti.

Açıklamada şu soruya yer verildi: "Siyasi müzakereler yürütülürken, nasıl olur da yerleşim bölgeleri ve barışçıl nükleer tesisler saldırıya uğrayabilir; aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu binden fazla masum insan şehit edilebilir, sonra da barıştan söz edilebilir?" Son olarak şu mesaj verildi: "İran halkı, mantık ve diyalog sahibidir.

Ancak ulusal bağımsızlıklarını, onurlarını ve İran'ın yüksek çıkarlarını savunma konusunda cesur ve kararlıdır."