Haber Detayı
Orkestra Akademik Başkent sezonu açtı
Orkestra Akademik Başkent, 2025/26 Konser Sezonunu, Orhun Orhon şefliğinde viyola sanatçısı Tatjana Masurenko’nun solist olduğu bir konserle açtı. Sezon boyunca 14 farklı konserle müzikseverlerin karşısında olacaklarını belirten şef Orhun Orhon, 22 yıl önce kurulan orkestranın büyük bir boşluğu doldurduğunu ve sadece yerli sazlardan oluşan Türkiye’nin ilk kadrolu oda orkestrası olduğunu ifade etti.
HAŞİM KILIÇ / NEFESTürkiye’nin ilk kadrolu oda orkestrası olan Orkestra Akademik Başkent, sezonu CSO ADA Ankara Mavi Salon’da şef Orhun Orhon yönetimindeki konserle açtı.
Konserde Rus asıllı Alman sanatçı Tatjana Masurenko, barok döneminde kullanılan 7 telli ‘viola d’amore’ (Aşk viyolası) ile sahneye çıktı.
Gecede Türkiye’de nadir seslendirilen Hindemith’in ‘Trauermusik’ ve Benjamin Britten’ın ‘Lachrymae’ isimli eserleri ile Vivaldi’nin viola d’amore için yazdığı konçerto seslendirildi.
Konser öncesi NEFES’e özel açıklamalarda bulunan şef Orhun Orhon ve başkemancı Burcu Marlalı Tokatlı, sezon boyunca işbirliği konserleri ve Türkiye prömiyerleri yapacaklarını belirtti.
Orhon, “Aslında programın ağırlığı genelde Türk solistlerde; yabancılarla dengeli bir dağılım var.
Hep aynı eserlerin etrafında dönmek yerine yeni ya da daha az duyulan eserleri de sahneye taşıyoruz.” dedi.SADECE YERLİ SAZLARDAN OLUŞUYOROrkestra Akademik Başkent olarak Türkiye’deki bir boşluğu doldurduklarını belirten Orhon, “Orkestra bu sezon 22 yaşında.
Mehmet Haberal’ın öngörüsüyle kurulmuş bir orkestra.
Sadece yerli sazlardan oluşan Türkiye’nin ilk kadrolu oda orkestrası.
Ve uzun süre üniversite bünyesinde ücretsiz kültür hizmeti verdi.” ifadelerini kullandı.KADINLARIN ADANMIŞLIĞIOrkestranın gücünü kadınlardan aldığını belirten Orhon, şunları söyledi: “Orkestrada kadınlar çok fazla.
Onların sanatsal gücünü ve adanmışlığı büyük katkı sağlıyorlar.
Burcu örneğin… Evde iki çocuk hasta.
Bu hafta mesela çocuklar ateşler içinde yanarken, biri Covid olmuşken, diğeri başka bir şey yaşarken, burada konseri yönetiyor.
Uykusuz ama dimdik ayakta.
Orkestranın bir de bu tarafı var.
Çok güçlü kadınlardan, çok centilmen ve destekleyici erkeklerden oluşuyor.
Bu anlamda çok şanslıyız.
Bence dünyada örnek gösterilecek bir orkestrayız.
Aile gibiyiz.
Gelişiyoruz, büyüyoruz.
Etik normlarımız var ve onları tutmaya çalışıyoruz.
Bunlar bizim için kıymetli.”BAZEN ROCK GRUBU GİBİ HİSSEDİYORUZBaşkemancı Burcu Marlalı Tokatlı, klasik müziğin sadece siyah elbiselerle sahneye çıkmak olmadığını belirterek, “Bazen rock grubu gibi hissediyoruz.
İşin içinde görsellik, enerji de var.
Bunlar üzerinde çalışıyoruz ve etkisini görüyoruz.
Sahneye çıktığımızda gerçekten eğleniyoruz.
O enerji seyirciye de geçiyor.
Bazen sahnede gülme anlarımız bile oluyor.
Bu da bizi farklı kılıyor.
Biz küçük farklılıklarla renklendirmeye çalışıyoruz.
Mesela her konser siyah giysiye ek olarak farklı bir aksesuar kullanıyoruz.” diye konuştu.GENÇLERİN İLGİSİ YOĞUNTürkiye’de klasik müziğe gençlerin ilgisinin yoğun olduğunu söyleyen Orhon, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Türkiye bu anlamda şanslı.
Batı’da salonlar daha çok yaşlı seyircilerle doluyor.
Bizde gençler de geliyor.
Bu önemli bir fark.
Ama törensellik, konser salonlarının ağırlığı gençleri korkutabiliyor.
İnsanlar ‘Hocam bizim kıyafetimiz yok’ diyor.
Biz de anlatıyoruz: Bu bir tören değil, mozole ziyareti değil.
Biz burada gerçekten müzik yapıyoruz.”SEZONDA 14 KONSEROrkestra Akademik Başkent, yeni sezonda 13 konser ve bir gitar yarışması final dinletisiyle sanatseverlerin karşısına çıkacak.
Programda, Türkiye'de ilk kez seslendirilecek 5 eserle birlikte İlhan Usmanbaş ve Grammy ödüllü besteci Erberk Eryılmaz'ın yapıtları da bulunacak.
Topluluk, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) ve Devlet Çoksesli Korosu (DCK) ile işbirliklerini de sürdürecek.
Bu kapsamda topluluk, CSO ve ünlü kontrtenor Bruno de Sa ile aynı sahneyi paylaşacak, DÇK ile Faure'nin ‘Requiem’ eserini seslendirecek.