Haber Detayı
Ne olacak bu ‘germanyum’un hali
DÜNKÜ yazımda Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol ile görüşmemizden ilginç notları aktarmıştım.
Özetle Birol, üretim artışı nedeniyle petrol ve doğalgazda bolluk dönemine girdiğimizi, bunun fiyatları aşağı doğru baskılayacağını söylemişti.
Bu durum petrol ve doğalgazda ithalatçı konumdaki Türkiye ve diğer ülkeleri olumlu etkileyecek.
Ancak yine Birol’un sözlerinden yola çıkarak belirtmemiz gerekir ki dünya kıymetli mineraller etrafında yeniden şekilleneceğe benziyor.
Hatta bu mineraller uğruna ülkeler arası çatışmalar görmemiz bile çok muhtemel.
İşte size bir örnek.Şu anda dünya son dönemde öne çıkan kıymetli metallerden ‘germanyum’ krizi ile çalkalanıyor.
Germanyum Çin’in kritik ve nadir toprak metallerine yönelik ihracat kısıtlamalarının Batı’nın askeri sistemlerinin tedarik zincirlerini etkilemesiyle bu ay 14 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. 2023 yılında kilosu 1000 dolar olan germanyum şu sıralar 5 bin dolara fırlamış durumda.
Bilmeyenler için yazayım; germanyum savaş uçakları ve füzeler de dahil olmak üzere kızılötesi askeri teçhizat yapımında kritik öneme sahip olan bir metal.
Atom numarası 32 olan parlak, sert-kırılgan, grimsi-beyaz ve silikona benzer bu elementin bir numaralı üreticisi ise Çin.Çin, analiz edilen 20 mineralin 19’unda lider rafinajcı konumunda ve ortalama yüzde 70’lik pazar payına sahip.
Yani dünya mışıl mışıl uyurken küçümsenen, ucuz işgücünden ibaret olduğu zannedilen Çin harıl harıl kıymetli mineralleri üretmiş ve pazarın mutlak hakimi olmuş.
Teknoloji ve parasal gücüyle ‘küreselleşme’ adı altında üretimini Çin’e kaydıran Batılı ülkeler şimdi karalar bağlamış durumda.
Nüfus üstünlüğünü zaten elinde tutan Çin, teknolojik üstünlüğü de ele geçirmekle kalmadı aynı zamanda politik bir güç haline dönüştü.Önceki gün Financial Times’ta yayınlanan ve ‘germanyum’daki yükselişi değerlendiren bir analizde bu güç şöyle tarif edildi:“Çin, kritik mineraller için küresel pazara hakim durumda ve bu durum, gergin ikili ilişkiler ortamında Batılı savunma üreticilerini ve hükümetlerini Çin’e bağımlı hale getiriyor.”Fatih Birol’un başında bulunduğu Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), yeni yıllık raporu Küresel Kritik Mineraller Görünümü’nde, kritik mineral arzının bir avuç ülkede yoğunlaşması ve Çin’in ihracat kontrolleri nedeniyle piyasada “acı verici kesintiler” yaşanması riskinin artabileceği uyarısında bulundu .Batı kıymetli mineraller konusunda üretim çabasında, yerel tedarik zincirleri kurmaya çalışıyor ama Çin’in pazar payını artırmasını engelleyemiyor.Avrupa ve ABD ne kadar çabalarsa çabalasın Çin’i sadece ticaret oyunları ile durdurmak neredeyse imkânsız.
Geriye kalan senaryolar ise dünyanın giderek gerileceğini gösteriyor.ABD Başkanı Donald Trump’ın son dönemdeki garip söylemleri ve Kanada başta olmak üzere bazı ülkelere göz dikmesinin ardında, kıymetli minerallerin de bulunduğunu tahmin etmek güç değil.Dünya petrol uğruna çok acı çekti, gözyaşı döktü.
Umarım kıymetli mineraller yeni savaşlara ve acılara neden olmaz...ABD’DE GERMANYUM SEFERBERLİĞİ DÜN OpenPr’da yayınlanan bir haberde küresel germanyum pazarı büyüklüğünün 2024 yılında 316.4 milyon dolara ulaştığı, 2032 yılına kadar 450 milyon dolara yükseleceği ifade edildi.
Germanyumu kritik mineraller listesine alan ABD, bu maden için adeta seferberlik ilan etti.
Eylül 2025’te, ABD yarı iletken şirketleri yüksek performanslı çip uygulamaları için silikon üzerinde germanyum Ar-Ge’sini artırdı.
Temmuz 2025’te ABD Enerji Bakanlığı, germanyum da dahil olmak üzere kritik mineral geri kazanım programları için yeni bir finansman duyurdu.
Haziran 2025’te teknoloji üreticileri, fiber optik iletişim sistemleri için germanyum talebini artırdı.
Mayıs 2025’te ABD’li girişimler, tedarik zinciri dayanıklılığını güçlendirmek için germanyum geri dönüşüm teknolojileri geliştirmeye başladı.
Üretim artıyor artmasına ama teknolojinin hızı ile gelişen talebe yetişmek mümkün değil.