Haber Detayı

Sahadan son bilgiler! Şam-SDG savaşının ayak sesleri mi?
Gündem haberglobal.com.tr
17/09/2025 09:04 (3 ay önce)

Sahadan son bilgiler! Şam-SDG savaşının ayak sesleri mi?

Şam destekli güçler geçtiğimiz günlerde Fırat kıyısında SDG mevzilerine saldırırken, Deyrizor ve Rakka'daki Arap aşiretleriyle YPG/PKK arasındaki tansiyon da her geçen gün yükseliyor. Sahadaki gelişmelerin bir Arap-Kürt savaşına dönüşüp dönüşmeyeceği belirsizliğini korurken, güvenlik uzmanlarına göre Deyrizor'dan başlayacak bir çatışmanın yayılması ihtimali bulunmuyor.

Suriye'de Şam yönetimi ile bütünleşme için geçen 10 Mart'tan bu yana adım atması beklenen terör örgütü SDG, bu adımı bir türlü atmazken bölgedeki çatışma ihtimali de her geçen gün artıyor.

Ankara ise terör örgütü YPG'nin merkezinde olduğu SDG'ye karşı Şam yönetiminin yanında yer alırken; diğer yandan Arap aşiretleriyle SDG arasında zaman zaman çatışmalar yaşanıyor.

SDG çizgisinde yayın yapan ajansların verdiği bilgilere göre geçtiğimiz günlerde Deyrizor'da, Fırat nehri kıyısındaki Dernec beldesinde bulunan El Aşer Köprüsü'nde Şam rejimine bağlı güçler SDG mevzilerine saldırı düzenledi.

Fırat kıyısındaki çatışma Şam ve SDG arasında aylardır devam eden gerilimin savaşa dönüşme ihtimalini güçlendirirken, aynı gün terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın geçen temmuz ayında Suriye'deki Arap aşiretlerine yazdığı öne sürülen bir mektubun ortaya çıkması dikkati çekti.

Daha sonra yalanlanan söz konusu mektupta aşiret liderlerinden SDG'ye saldırmamaları isteniyordu.

SDG'nin elindeki Deyrerzor'da Şam'a bağlı güçler SDG mevzilerine saldırdı.ŞAM NEREDEN SALDIRABİLİR?Son günlerdeki gelişmeleri 'haberglobal.com.tr'ye değerlendiren güvenlik ve terör uzmanı Ünal Atabay, söz konusu çatışmanın gelişme ihtimali olduğunu belirterek sahadan şu bilgileri verdi: "Bu aşamada Şam yönetiminin SDG'ye saldırıyı Deyrizor'dan değil de Rakka'dan başlatabileceğini düşünüyorum.

Türkiye'nin de desteklemesi açısından Rakka-Deyrizor bağlantısını tesis etmek gerekir.

Güney'den Deyrizor'dan Irak'a yakınlık bazı unsurların Irak geçişlerini artırabilir.

Fırat'ın batısında Rakka ve Deyrizor'u birlikte düşünerek yapılacak bir operasyon geniş çaplı olur."ABD VARKEN OLMAZÇatışma Rakka'ya sarkarsa olayların çapının değişebileceğini belirten Atabay şunları söyledi: "Ancak ABD'ye rağmen Şam yönetiminin operasyon yapabileceğini zannetmiyorum.

BM'de Ahmed Şara'nın konuşması meselesi var.

Şu anki konjonktür geniş çaplı bir operasyon olacağını göstermiyor.

Bir de şu var; bu çatışma derinleşirse YPG'nin güç kullanılarak biat ettirildiği bir görüntü ortaya çıkacak.

Bu ne kadar sağlıklı bir temele oturur?

Yeni bir devlet kuruyorsunuz, yeni yapılanmada gücün, şiddetin çapı da önemli."KİM, KİMİ TEMSİL EDİYORBölgede hiçbir yapının kendi toplumunu tam anlamıyla temsil etmediğini belirten Atabay, "Genelde şu konuşuluyor; SDG-YPG o bölgedeki insanların tümünü temsil ediyor mu?

Peki Suriye'de Barzani çizgisindeki ENKS temsil ediyor mu O da etmiyor.

Temsil eden var mı?

Yok.

Suriye'de çok parçalı bir yapı var.

Orada tüm bileşenleri temsil eden bir yapı yok.

O zaman strateji şudur; ana omurgayı kim temsil ediyorsa güç ondadır.

Bölgenin sosyolojisi de öyledir.

Bir yerde güçlenme devam ettiği zaman temsil edilenler, edilmeyenler ona bağlanırlar" diye konuştu.

Şam yönetimi ile SDG arasında imzalanan 10 Mart Mutabakatı halen uygulanmadı.MEKTUP BİLMECESİÖte yandan geçen temmuz ayında terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın Suriye'deki Arap aşiretlerine yazdığı öne sürülen bir mektup da önceki gün Kürtçe yayın yapan haber sitelerinde yayımlandı.

Öcalan söz konusu mektupta aşiretlere "SDG'nin yanında yer alın" çağrısı yaparken mektubun Fırat kıyısındaki çatışmalarla aynı gün yayınlanması, bölgede artan gerginliğin bir işareti olarak yorumlandı.

Atabay ise, Öcalan'ın iddia edilen mektubu ile ilgili farklı bir değerlendirmede bulundu.

Öcalan'ın mektupta "demokratik ulus" ifadesini kullandığını belirten Atabay, şu ifadeleri kullandı: "Öcalan 25 Temmuz'da mektup göndermiş.

Bu mektupta 'birleşik Suriye' diyor ama terör örgütünün literatürünü bilmeyenler bu söylemlerin ne anlama geldiğini de bilmiyorlar.

Sovyetler de birleşikti ama bağımsız devletlerden oluşuyordu.

Demokratik ulus demek merkezi yönetim demek değildir.

Demokratik ulusta ademi merkeziyetçilik vardır.

Barzani bölgesi federaldir ama 'Birleşik Irak' denilmektedir." ertan.altan@haberglobal.com.tr 

İlgili Sitenin Haberleri